AB’nin tek derdi Doğu Akdeniz! Üyelik için KKTC şartını masaya sürdü

Düzenleyen: / Kaynak: Türkiye Gazetesi
- Güncelleme:
AB’nin tek derdi Doğu Akdeniz! Üyelik için KKTC şartını masaya sürdü

Gündem Haberleri  / Türkiye Gazetesi

Türkiye, sondajı bırakıp Doğu Akdeniz’deki haklarından vazgeçer ve bölgeyi terk ederse müzakere süreci tekrar başlarmış! Avrupa Birliği, Türkiye’ye karşı iyi polis-kötü polis taktiği uyguluyor. AB zirvesinde “Türkiye ile olumlu ilişkiler kurmalıyız” diyen ülkelerin karşısına Yunan tezleri konuldu. D. Akdeniz’deki sondajı ‘yasa dışı’ diye niteleyen Atina destekçisi ülkeler, müzakere için de Kıbrıs meselesinin Yunan’ın isteği doğrultusunda çözülmesini talep etti.

YEŞİM ERASLAN'IN HABERİ - Avrupa Birliği, Türkiye’yle iş birliğine dayalı ve karşılıklı yarar sağlayan bir ilişki geliştirilmesinde stratejik çıkarı bulunduğunu belirterek, bu kapsamda Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlamasına büyük önem atfettiğini açıkladı. AB bildirisine ilk tepki Dışişleri Bakanlığından geldi. Bakanlık “Kabul edilen kararlar, AB’nin ülkemize ve küresel gelişmelere dair stratejik vizyon eksikliğinin yeni bir örneğidir. Türkiye-AB ilişkilerinde ilerleme sağlanmasıyla Kıbrıs sorununun ilintilendirilmesi tarafımızdan hiçbir zaman kabul görmeyecektir. Çok yönlü Türkiye-AB ilişkilerini Kıbrıs meselesine indirgeyen anlayıştan vazgeçilmesi gerekmektedir” dedi.

Zirvedeki raporda “Türkiye’nin, Doğu Akdeniz’deki tüm yasa dışı sondaj faaliyetlerinden ve diğer tüm eylemlerden kaçınmaya devam etmesi şartıyla, 2019’da askıya alınan AB-Türkiye Ekonomi, Enerji ve Ulaştırma Diyaloglarının yeniden etkinleştirilmesi” gibi öneriler yer almıştı.

Türkiye-AB ilişkilerinde ilerleme sağlanmasının Kıbrıs meselesiyle ilişkilendirilmesini ve Doğu Akdeniz’de sondaj yapmama şartı koşulmasını gazetemize değerlendiren Müstafi Tümamiral Cihat Yaycı da, AB’nin talebi üzerine hazırlanan “Sevilla Haritası”na atıfta bulundu. Yaycı şunları söyledi: Türkiye, 2020’den beri Sevilla Haritası içerisinde bize reva görülen Antalya Körfezi’nin dışına çıkmadı. Harita kabullenilmiş gibi görünüyor. O zaman AB ile ilişkilerimiz iyi olsun diye yaptığımız fedakârlıkların karşısında olumlu bir gelişme yaşanmadı. Bu bildiri ile 7 Aralık’ta 2023’te Yunanistan’da imzalanan bildiri çöp olmuştur. Yunanistan kendi taleplerini AB ağzı ile tekrarlamakta. 2019’da AB’nin yaptırımlar listesine alınan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı gibi kurumlarımıza uygulanan sınırlama uzun süre devam etti. İş adamlarımız iş yapamaz hâle geldi. Bizi bu politikaya yönlendiren bürokratların, ‘Biz AB’nin öngördüğü harita dışına çıkmayalım’ diyenlerin hepsinin sorgulanması lazım.

“PATRİĞİN NE İŞİ VAR?”

Doğu Akdeniz’de millî politikalara dönülmesi gerektiğini belirten Yaycı, AB ve Yunanistan’ın güçlü duruş karşısında geri adım atacağını ifade etti. Ege ve İyon Denizi’nin su parkı ilan edilmesi girişimine değinen Yaycı “AB’nin deniz parkı projesinin görüşüldüğü konferansta İstanbul’daki Fener Rum Patriği’nin ne işi vardır? Bu şahıs Türk vatandaşı değil midir? Hakkında derhâl soruşturma açılması lazım” dedi.

AB’nin 40 yıldır aynı şeyleri söylediğini ifade eden Yaycı, ilişkilerin Türkiye’den kopartılarak ilerletilebildiğini kaydetti. Yaycı şöyle konuştu: AB ile Kıbrıs adası tamamen Rumlara verilirse, Ege Denizi ve adalar Yunanistan’a bırakılırsa, Türkiyesiz bir Akdeniz olursa, Ekümeniklik tanınır, Vatikan tipi bir devlet oluşturulursa, sınırlarımızda teröristan, Karadeniz’de Pontus devleti kurulursa ilişkilerimiz çok çok iyi olur. Hâlâ ‘AB, AB’ deniliyor. Bıraksınlar bu hayali. Bir hayal uğruna Türkiye’nin temellerinin yıkılmasından vazgeçilsin. AB ancak küçültülmüş bir Türkiye ister.

Kıbrıs’taki çözümsüzlüğün sorumlusu AB

KKTC Dışişleri Bakanlığı, sonuç bildirisine tepki göstererek “Kıbrıs’taki bugünkü durumunun esas sorumlusu AB’dir. Devamlı Rum Yönetimi yanlısı tutum sergilemektedir. AB, bu tavrıyla ancak Ada’daki durumun devamına hizmet etmektedir. Yarım asırdan fazla bir süredir denenmiş ve başarısızlığı kanıtlanmış modellerle Kıbrıs konusunda bir yere varılmasının mümkün olmadığı aşikârdır. Kıbrıs’ta iki devletli bir çözümün zamanı gelmiştir” ifadelerini kullandı.

Düzenleyen:  - Gündem
Kaynak: Türkiye Gazetesi
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...