Kartal’ın Şahin tutkusu

Uzun yolculuklar doğru bir adımla başlar. Topraktepe'ye sabreden kazanır ama Beşiktaş'ta sabır yok.

 

Şöyle geriye yaslanın ve sırtınızdan yumurta küfesini atmış, rahatlamış bir insanın huzuru içinde keyifle kahvenizi yudumlayın.
Zira; başkan Hasan Arat’ın Nuri Şahin’i ikna turu dışında şu an için yapacak pek fazla bir şeyi yok. 
Süper Lig üçüncülüğü ihtimali artık pamuk ipliğine bağlı olan Beşiktaş’ın dünkü 3-2’lik galibiyeti, belki lig dördüncülüğü yani Avrupa için yetebilir. Ancak asıl hedef; Ziraat Türkiye Kupası’nı kazanmak. Peki bu mümkün mü? 

Bu oyun kupaya yetmez!

Dün geceki hareketli, tempolu ve bol pozisyonlu Ç. Rizespor mücadelesinin salı günkü kupadaki Ankaragücü  maçının için yeter mi? Dahası bu takım Beşiktaşlılara yarı final için umut veriyor mu? 
Keşke ‘’evet’’ diyebilseydim.
Eğer kanatları daha efektif kullanıp geriden oyun kurarak önde baskı yapamıyorsan, nafile!
Söyleyin ne oldu deplasmanda ligin ilk yarısında Ç. Rizespor’u dört farkla yenen Kartal’a? 
Söyleyin… Hem ofansif hem de defansif anlamda iyi mücadele eden, tempo ve kazanma isteği ile rakibine sahayı dar eden o takıma ne oldu? 

Ağzıyla kuş tutsa faydasız

Yoksa sezon bitmeden kafada ligi mi bitirdi Beşiktaşlı futbolcular? Direkleri sarsan Muçi’yi bile tanıyamadım.  Semih ve Muleka gayretli olsa da yetersizdi. Cenk mi, eh işte. Söyleyin Aboubakar’a kulübede başlamak yakışıyor mu?
Serdar Topraktepe’ye “Hiç değilse sezon sonuna kadar fırsat tanıyın” derim. Zira uzun yolculuklar doğru bir adımla başlar. Ayrıca sabırla çalışan sonunda güzellikleri yakalar. Ne var ki; Serdar Hoca’yı yeterli bulmuyor Beşiktaşlılar. Bence haksızlık. Bu arada İlhan Palut’u kutlarım; akılcı oyun stratejisinden dolayı.

 

∂ Maçın adamı: Ghezzal